9 Ekim 2024 Çarşamba

KEŞKE

 


ZEYNEP AKBULUT

Keşke bir duvar olsaydın
O zaman seni ne kadar
Sevdiğimi, özlediğimi
Asla unutamadığımı anlardın

Ya da bir kalem
Veya her şeyi silen bir silgi
Bile olamadın
Keşke olsaydın
İşte o zaman 
Beni anlardın


UMUT


ASYA ZOROĞLU

Yarını düşlüyoruz daha gelmeden
Olmayan bir görkem istiyoruz
Gün daha bitmedi
Yarın tek umudumuz

Çoktan bitmiş olması gereken
Bir savaşa giriyoruz
Tarih daha yazılmadı
Gelecek tek umudumuz
Gelecek 
Tek
Umudumuz 

8 Ekim 2024 Salı

TECRÜBE

Hayrettin Eymen Bulut

Dursa günler keşke
Saatler dursa her gece
Uyusak uyanmasak 
Günlerce, senelerce

Neden uyanmayalım bilir misin
Hiç hoş konuşmuyor hislerim
Tecrübesi belki de
Daha önce hissettiklerimin 

ZAMANIN ELİ


Zaman 
Çoğu zaman akıp gittiği söylenir
Zaman zaman
Geçmediği bilinir

Zaman aslında yekpare değil
Şimdiki zaman, gelecek zaman, geniş zaman
Veya
Geçecek zaman, unutulamayan zaman
Yaşanılan zaman, her zaman

Zaman geçiyor ya da geçmiyor
Neye göre, kime göre
Akıp gidiyor 
Ya da donup kalıyor
Neye 
Göre
Kime 
Göre 

Değiyor eli
Yaşama
Yaşadığıma 
Bakıyorum takvime bir de zamana
Biri durunca diğeri de duruyor
Zaman geçtikçe 
Savruluyor takvimlerden yapraklar
Kime göre
Neye
Göre 

BÜYÜDÜKÇE

Salih Taha Balta



Sabah kalktı yorgun argın
Görmüyordu çocukluktan doğuştan
Erindi
Gerindi
Aynası boşa duruyordu odasında

Yüzünü yıkamaya gitti
Çıktığında tarçınlı kurabiye kokusunu fark etti
Annesi her gün yapardı
Biliyordu

Bilmiyordu
Ne zaman göreceğini
Babasını ve annesini
Kardeşinin yüzünü hiç bilmiyordu

Görmüyordu dünyayı
Ama dünyanın da görülecek bir yer olmadığını
Büyüdükçe anlıyordu

İSTEKSİZ

Salih Taha Balta

Çatık kaşlısın
Sert bakışlısın
Hamuru dövüyorsun resmen
Madem bu mesleği istemiyordun
Neden yapıyorsun bu işi
İçerde odunlar tutuşuyor
Ben burada çöreğimi beklerken şimdi
İçim sana yanıyor

5 Ekim 2024 Cumartesi

SAHİL


Üner Taha Aydemir

Sonsuz maviliğin ortasında
Pusulalardan, yıldızlardan kaçan
Sahipsiz bir sandalsın
Hiç kimsenin umurunda

Tüm duygularını bağlamış olsan da
Seni burada
Bırakıp ayrılana
Düşlerinde sönmeyen yangınla
Kendi kendinin kalabalığısın
Kimsesiz varlığınla

ISSIZ LİMAN

Üner Taha Aydemir

İlk defa
Belki de son defa
Bilemiyorum
Bir şeyler hissetmiştim
Bu köhne dünyada
Anlamadığım
Anlatamadığım

Günler güneşli bekliyor muydu
Acaba beni bu hayatta
Ölüler özgürdür
Kalanlarsa muamma

Burada olmadıysa da
Belki başka bir hayatta
Yarım kalan rüyalarda
Ya da vehmimin ıssız limanında

ÇİÇEK RESİMLERİ



Ayşegül Yıldız



Çiçekler nerede olursa olsun
Süslemeye yetiyor dünyayı
Hayatı ve bakışlarımızı
Mesela çiçeksiz olsaydı parklar
Bu kadar sevebilir miydik
Ya da bahçeler
Belki de bu yüzden büyüklerimiz
Pencere önlerine diziyor saksıları

Çiçekler güzel, çiçekler rengarenk
Odamın her köşesini
Evimizin her yerini donatmak isterdim onlarla
Fakat çiçeğe alerjisi olan bir ağabeyiniz varsa evde
Çiçek resimleriyle yetinmek düşüyor
Size de

KARTAL

 

YUSUF KEREM ACAR

Gökyüzüne bakınca 
Kiminin aklına uçaklar geliyor
Kiminin aklına bulutlar
Benimse gözlerim
Kartalları arıyor
Göklerin krallarını

Her türlü kuşu besliyor insanlar
Kafeste, evde
Papağan, muhabbet kuşu, kanarya
Fakat güçleri yetmiyor bir kartalı
Kendilerine alıştırmaya