Yusuf Kerem Köse
Ben o sene üniversite okumak için Amerika’ya gitmek zorunda kalmıştım. Aslında orda okumak istemiyordum ama iyi bir eğitim almam gerekiyordu. Çünkü Aziz Sancar gibi milletime yararlı bir insan olmak istiyordum.
Bavulumu hazırlarken ellerim tir tir titriyordu zira vatanımdan hiçbir zaman uzak kalmamıştım. Uçakta yolculuğumuz on saat kadar sürmüştü. Oraya vardığımızda akşam saat beş buçuktu. Orada en yakın otele yerleştim.
Sabah olduğunda ise okulumun yolunu tuttum. Okulda neredeyse birçok kişi Amerikalıydı ve hiç Türk yoktu. Genelde beni küçük görüyorlardı Türk olduğumu öğrenince. Ben ise onlarla tartışmaya bile girmeden sakince oturuyor ve derslerimi dinliyordum. Gün bittiğinde kendimi mutsuz hissediyordum.
Bir süre sonra kendime bir ev buldum ve orada yaşamaya başladım. Bir gün eve gittiğimde Amerika ile ilgili araştırma yapmaya karar verdim. Japonya’ya Amerika tarafından 1945 yılında atılan bombayı araştırdım. Bunu sınıfta beni hor görenlere karşı malzeme olarak kullanabilirdim fakat tez zamanda bu düşünceden vaz geçtim. Onlara benzemek istemiyordum. Okulda başarılı olmak ve herkesin övgüsünü kazanmak daha mantıklı bir iş olacaktı.
Üç yıl sonra girdiğim meslek sınavında derece yaptım ve istediğim mesleği yapmaya başladım. Beni hor gören arkadaşlarım ise sınavda çok düşük aldılar ve şu an sevmedikleri bir işte çalışıyorlar. Eğer ben de onlara uysam, onlar gibi yapsaydım şu an ben de onlardan farksız olurdum. Bu yüzden hayatta en önemli şeyin çalışmak ve kötü insanlardan uzak durmak olduğunu anladım.
Ben o sene üniversite okumak için Amerika’ya gitmek zorunda kalmıştım. Aslında orda okumak istemiyordum ama iyi bir eğitim almam gerekiyordu. Çünkü Aziz Sancar gibi milletime yararlı bir insan olmak istiyordum.
Bavulumu hazırlarken ellerim tir tir titriyordu zira vatanımdan hiçbir zaman uzak kalmamıştım. Uçakta yolculuğumuz on saat kadar sürmüştü. Oraya vardığımızda akşam saat beş buçuktu. Orada en yakın otele yerleştim.
Sabah olduğunda ise okulumun yolunu tuttum. Okulda neredeyse birçok kişi Amerikalıydı ve hiç Türk yoktu. Genelde beni küçük görüyorlardı Türk olduğumu öğrenince. Ben ise onlarla tartışmaya bile girmeden sakince oturuyor ve derslerimi dinliyordum. Gün bittiğinde kendimi mutsuz hissediyordum.
Bir süre sonra kendime bir ev buldum ve orada yaşamaya başladım. Bir gün eve gittiğimde Amerika ile ilgili araştırma yapmaya karar verdim. Japonya’ya Amerika tarafından 1945 yılında atılan bombayı araştırdım. Bunu sınıfta beni hor görenlere karşı malzeme olarak kullanabilirdim fakat tez zamanda bu düşünceden vaz geçtim. Onlara benzemek istemiyordum. Okulda başarılı olmak ve herkesin övgüsünü kazanmak daha mantıklı bir iş olacaktı.
Üç yıl sonra girdiğim meslek sınavında derece yaptım ve istediğim mesleği yapmaya başladım. Beni hor gören arkadaşlarım ise sınavda çok düşük aldılar ve şu an sevmedikleri bir işte çalışıyorlar. Eğer ben de onlara uysam, onlar gibi yapsaydım şu an ben de onlardan farksız olurdum. Bu yüzden hayatta en önemli şeyin çalışmak ve kötü insanlardan uzak durmak olduğunu anladım.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder