Elif Serra Yıldırım
Bayraklar, yalnızca bir kumaş parçasından çok öte bir şeydir. Her yerde büyük manalarıyla tüm vatandaşlar için bir değerdir bayrak. Uğruna canlar verilen, hayatlar hediye edilen bayrak. Her yerde çıkar karşımıza: sınıfta, okulda, parkta, bahçede. Peki nedir bayrağa duyulan bu sevgi? Niçin bu saygı?
Bu sorunun cevabı için çok değil sekiz sene öncesine gitmemiz gerekir. 15 Temmuz gecesi bir milleti taarruza geçirendir bu saygı. O halde bayrak, hürriyet demektir, istiklal demektir. Vatan sevgisiyle dolup taşmaktır bayrak. Kurtuluş Savaşı’nda bebeğinin battaniyesini top mermisinin üstüne örtebilmektir.
Yalnız bizim için değil en küçüğünden en büyüğüne tüm ülkeler için paha biçilmez bir değerdir bayrak. Kırmızı, sarı, beyaz, siyah, mavi, yeşil ve çok daha fazlası. Hepsi için renklerin bir manası var bayrakta. Belki özgürlüğü, belki mutluluğu, belki sonsuzluğu anlatıyor bayraklar fakat değişmeyen bir şey var ki her milletin bir bayrağa ihtiyacı vardır. Sadece milletler değil en küçük bir dernekten tutun da büyük futbol takımlarına kadar her topluluğun kendi varlığını sembolize eden bir bayrağı vardır.
Bayrak, bir topluluğun varoluşunun kanıtıdır özetle. Bayrak yoksa yarım kalır toplumların bir yanı. Bayrak, bir tamamlayıcı unsurdur, bir “olmazsa olmaz”dır. Bir temel ihtiyaçtır birlikte olabilmek için bayrak. Altında toplanılacak bir çatıdır bazen. Bazense bir savaşta tarafımızı belirten bir simge.
Görünce göğsümüzü kabartan bir gururdur bayrak.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder