şila etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
şila etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster

26 Eylül 2023 Salı

KEDİ AİLESİ

            Zehra Fırat

    Bir varmış bir yokmuş, kedileri sevenler çokmuş. Bizim Seda bir gün gezmeye çıkmış. Bir anda gözü pizzacının önündeki kediye takılmış. Onu tanıdığı bir kediye benzetmiş. Seda demiş ki:
  -Aaa, onun burada ne işi var?
    Onu oradan kucağına almış ve evlerine götürmüş. Ona biraz süt verip karnını doyurduktan sonra anlamış ki kendisinin tanıdığını zannettiği kedi değilmiş. Ama kedileri çok sevdiği için ve kedi de çok uysal olduğu için onu sahiplenmiş. Adını ise Şila koymuş. Seda Şila’yı, Şila da Seda’yı çok sevmiş.
    Gel zaman git zaman Seda Şila’nın yavrularının olacağını anlamış. Bunu ise komşusunun kızı Çiçek’e anlatmış. Çiçek ise Seda ve kedileri çok sevdiği için hemen Şila ile tanışmak istemiş. Seda ise Çiçek’i Şila’nın yanına götürmüş. Çiçek de Şila’yı çok sevmiş ve demiş ki:
    -Bu ne tatlı, ne yumuşak bir kedi…
Şila sevildiğini anlayıp hemen Çiçek’e şirinlik yaparak sürtünmüş. Çiçek de onu sevmiş, okşamış. Aradan birkaç ay geçmiş. Şila artık Seda’nın yanına hiç gelmiyormuş. Seda biraz meraklanmış. Şila’yı yanına geldiği bir gün takip etmiş. Sonra birden Şila kaybolmuş. Onu aramış aramış en sonunda evlerinin altındaki bodrumdan çıkarken görmüş ve demiş ki:
    -Yoksa yavruları mı var ve burada mı yaşıyorlar?
    Şila ise hiçbir şey olmamış gibi bodrumdan çıkmış, Seda ise Şila’nın karının küçüldüğünü görmüş. Onun yavrularının doğduğunu anlamış ve bodrumun camından içeriye baktığında bir yavru kedi görmüş ama bodrumun anahtarı Çiçeklerde imiş. Seda hemen Çiçek’in annesi Mine teyzeye gitmiş ve bodrumda Şila’nın yavrularının olduğunu söylemiş. Mine teyze, anahtarı alıp Çiçek’le birlikte bodrumun kapısını açmaya gitmiş. Bodrumu açtıklarında dört yavru kedi kendilerini karşılamış. Çiçek bağırmış:
    -Çooook tatlılar! Seda da demiş ki:
    -Gerçekten çok tatlılar… ama yavru kedileri insanlara alışık olmadığı için kaçıyorlarmış. Mine teyze ise:
    -Ben onlara şimdi süt getireyim, demiş.  Mine teyze evlerine giderek süt getirmiş. Yavrular, saklanmaya devam etmiş. Onlar dışarı çıkıp kapıyı aralıklı bırakmışlar. Yavru kedilerin gelerek sütü içtiklerini kapının aralığından sessizce izlemişler. Süt bittiğinde kapıyı açmışlar ama yavrular anneleri yanında olduğundan bu kez kaçmamışlar. Her gün bu şekilde yavruları beslemişler. Sedalar ise babasının işi nedeniyle başka bir şehre taşınmışlar ve Seda giderken Çiçek’e demiş ki:
    -Şila ve yavruları size emanet…
    Günler geçmiş ve yavrular büyümüş. Artık bodrumdan dışarıya çıkmaları gerekiyormuş. Çiçek’in babası Ahmet amca, bodrumun penceresini açık bırakmış. Kedilerin pencereye tırmanabilecekleri bir de minik merdiven yapmış. Artık Şila ve yavruları oradan bodruma girip çıkabiliyorlarmış. Yavrular dışarıya iyice alışmışlar. Çiçek ve annesi de yavruları kendilerine alıştırıp onları sahiplenmişler.
Mutlu bir şekilde hayatlarına devam etmişler.