Atıf Kaan Salar, Akın Eliş
Eve Dönüş
Canatan kendine geldiğinde ülkesinde, olayların ilk başladığı yerdeydi. Her şey biraz küçülmüş gibi geliyordu. Ağaçlar eskisi kadar yüksek değildi, dağlar da öyle. Oltasını eline almaya çalıştı. Minicik kalmıştı olta. Yine başka bir mekânda mıyım, diye düşündü ama hayır, burası kendi ülkesiydi. Evine doğru yürürken etraftakilerin kendisine şaşkın bakışları dikkatini çekiyordu. Sanki herkes küçülmüştü etrafta ya da gittiği yerlerde yaşadıklarından dolayı öyle görüyordu. Artık çok yorulmuştu, bir şey düşünmek istemiyordu. İlerlerken arkadaşlarını gördü. Arkadaşları onu görünce hep güler, alay ederdi. Bu sefer gözlerinde korku ve endişe vardı. Yine aynı şeyi söyleyecekler ve aynı cevabı verecekti. Kimse bir şey demeyince doğrudan konuşmaya başladı Canatan:
Demeyin Junior bana
Ahırda olur dana
Beni küçük görüp de
Atmayın siz yabana, dedi. O sırada arkadaşlarından biri Canatan’ın yanına geldi:
-Küçük görmek mi, dedi. Canatan sana ne oldu? Hepimizden büyüksün artık. Bunları söylerken arkadaşı Canatan’a buluta bakar gibi bakıyordu. Canatan, ellerine kollarına baktı. Burnunu yokladı. Diğer arkadaşlarını yanına çağırdı. Hepsinden büyük bir dev olmuştu artık.
Hadi deyin Junior bana
Bir bakın şu Canatan’a
Hepinizden büyüğüm ben
Durunca bakın yan yana…
Demeyin Junior bana
Ahırda olur dana
Beni küçük görüp de
Atmayın siz yabana, dedi. O sırada arkadaşlarından biri Canatan’ın yanına geldi:
-Küçük görmek mi, dedi. Canatan sana ne oldu? Hepimizden büyüksün artık. Bunları söylerken arkadaşı Canatan’a buluta bakar gibi bakıyordu. Canatan, ellerine kollarına baktı. Burnunu yokladı. Diğer arkadaşlarını yanına çağırdı. Hepsinden büyük bir dev olmuştu artık.
Hadi deyin Junior bana
Bir bakın şu Canatan’a
Hepinizden büyüğüm ben
Durunca bakın yan yana…
S O N