24 Şubat 2024 Cumartesi

Z

     

 

Emir Subaşı, Yusuf Çağrı Ekici, Emir Baran İpek, 

Zehra Yıldırım, Meryem Katırcı, Zeynep Karaman

     Kaç zamandır z harfini düşünüyordu. Mesela Zehra vardı sınıfında ve Zeynep. Onları düşünmüyordu, z harfiydi düşündüğü yalnızca. z, s’ye biraz benziyordu ama “z”nin sesi başkaydı. Zil, zebra, zarf, zakkum, zıkkım, zenci, zalim, zarar, zencefil, zerdeçal… Bunlar birer birer geçti kafasından. Zencefil ve zerdeçal biraz sevimli geliyordu kulağa fakat “z” harfi ona telefon titreşimini hatırlatan bir his veriyordu.
    Kaç zamandır z harfini düşünüyordu. Geriye kalan 28 harf umurunda değildi. Bir vakitler “ş” harfini de düşünmüştü ama bu kadar değil. “ş” harfinde bir ışıltı vardı. Su sesi var gibiydi harfte oysa “Sus” anlamında kullanılıyordu kol kola girmiş “ş” harfleri.  Oysa “z”-yine düşünmeye başlamıştı işte- arı kanatlarını hatırlatıyordu, sivrisinekleri hatırlatıyordu.
Bir sonraki harfe geçmek istese bile geçemiyordu. Başa dönmek için çok geçti.
Unutmalıydı bu harfi, bir süreliğine ancak yaşadığı yerde çoğu zaman “s” yerine de “z” kullanılıyordu. Mesela “sahur” yerine insanlar “zöhür” diyordu. Tam o anda yine bir yara kanamaya başlıyor, “z” harfi kendisini hatırlatıyordu.
    Daha da kötüsü şuydu: Sabah, yerine “zabah” hatta çoğu zaman “zabbah” diyorlardı ve yine bir “z”ye yakalanıyordu.
    Zırıltılı bu harfi unutmalıydı. Zoruna gidiyordu böyle yaşamak. Zamanı bir şekilde geçirmeliydi. Zannediyordu ki bu harften kurtulsa rahatlayacak. Zindana atılmıştı sanki ve parmaklıklar z şeklinde demirlerle yapılmıştı. Zincirlerle bağlanmıştı ayakları ve zincirler z harfine benziyordu. Zalimdi bu harf. Zihninden atamıyordu bu harfi. Zorlandıkça başka harfleri çağırıyordu imdada ama hepsi tatile gitmiş gibiydi. Zemheride gibi üşüyordu. Zehirliydi bu harf, usul usul yayılıyordu damarlarında. Zeki biriydi ama bu işin içinden çıkamamıştı. Zaten yorulmuştu düşünmekten. Zıplayıp yatağına uzandı. Zeki Müren dinliyordu yandaki komşu ve sesi onun odasına kadar geliyordu. Zırvalamaya başladığını düşünüyordu. Zengin biri olsaydı apartmanda yaşamaz, bu gürültülere katlanmazdı. Zavallı ben, dedi uykuya dalarken. Zırha sarılır gibi yorganına sarıldı. Zümrüt vadilerde dolaştı rüyalarında. Zürafaları kovalıyordu durmadan. Zurna çalan karıncayiyenler koşuşuyordu etrafında. Zarlar elinde tavla oynamaya gidiyordu.
    -Zübeyde, diye seslendi annesi. Sabah oldu kızım, uyan artık.
İsminin ilk harfinin “z” olduğunu hatırladı birden.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder